Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Temmuz, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Zorunda mısın? Kendin mi?

Zorunda mısın? Kendin mi? Zorunda mıyım? Sadece soruyorum, zorunda mıyım? İstemediğim şeyleri yapmak zorunda mıyım? Ya da istemediklerimi söylemek, istemediklerimi dinlemek, istemediklerimi giymek, istemediklerimi yemek zorunda mıyım? Biriyle iyi geçinmek zorunda mıyım? Herkesin beni istedikleri kişi olma çabasına girmek zorunda mıyım? Ben herkesi kabul ederken oldukları gibi, onlar beni olduğum gibi kabul etmemek zorunda mı? Tüm bu soruların koca bir yanıtı "HAYIR!". Kendi istediğiniz kişi olun. Kendi istediğinizi yapın, kendi istediğinizi giyin, kendiniz olun ya şunu söylemek istiyorum 'KENDİN' ol sadece kendin. Kimin ne düşündüğü umrunda olmasın çünkü onlar senin kendini bildiğin ve sevdiğin kadar sevemez, değer veremez, bilemez ve göremez. Şu kısacık ömründe başka insanları takarak ne geçmişini yazarsın ne de geleceğine hazırlık yaparsın. Gelecek geçmişini yazarken sen neden başka insanların seni kısıtlayıp, yadırgayıp, hırpalamasıyla zamanını...

Başarı İstiyorsan, İstemelisin

Nasıl hissediyorum biliyormusun  Imkan verilse bir çok güzel projeye imza atacak gibi, imkanim olsa olsa olsa peki böyle demekle oluyor mu ? Oturdugun yerden imkan arıyorsun, kendini imkansızlıklar içinde görüyorsun olmaz diyorsun ama asıl imkan, imkansızlıklar içine imkanı yaratmaktır. Ben şuan kendimi sabahları küçücük bir kafese tıkılmış  geceleri ise hayal dünyasının sınırlarını zorlayan biri olarak görüyorüm. Çoğu zaman imkansızlıklar içinde imkan aradım ve şunu gördüm sen istersen karşında hiç bir güç seni durduramıyor çünkü seni engelleyen en büyük güç sensin sen istedikten sonra olacak sen bir adım attıktan sonra olacak yeterki onu iste o bir adımı at, korkma başarabilirsin  bu hayatta risk almassan kazanamazsın risk almaktan korkma. Aslinda insanlar risk almaktan değilde daha çok kaybetmekten korkarlar ben kaybetmekten korkmuyorum, ben imkansızlıklar içinde imkan arıyorum, ben başarıyorum ve ben bunları yapabiliyorsam sende yapabilirsin yeterki korkma, hay...

Gizli Boyut, Kayıp Şehir Atlantis

Merhaba, Gizli Boyut Macerasi 2 ile Devam Ediyorum iyi Okumalar. Benim gizli boyutta olan maceralarımın hemen hemen hepsinde ejderha vardır. Gizli boyuta tekrardan girdim, yine ejderha ile bir seyehat, farklı bir boyutta seyehat ediyoruz. Bir yerde durduk durdugumuz yer denizin tam ortasıydı. Ben denize atladım, atladıktan sonra gördüklerime çok şaşırdım gördüğün yer çoğunlukla hikayelerini okuduğum Kayıp Şehir Atlantisti ama harabe şeklinde ve heryer yıkık döküktü. Denizin altına doğru indim  beni orda yaşlı bir kişi karşıladı ve dediki aşağı in  ama incecek yer yoktu, elindeki sopayı yere vurdu ve biz yere düştük, işte gerçek Atlantis,  burda yaşam hala devam ediyor. Ve bana anlatmaya başladı, çok eskiden biz yukarıda bir adada yaşıyorduk, kendimizi savunmak icin  ok, yay, mızrak ve sapanlarımız vardı ama bize saldıran kişilerin silahları ve teknolojik gemileri vardı. Bizden sürekli denizin altından farklı taşlar çıkarmamızı ve bağzı kaynaklarımız onlara...

Değer Vermeyi Unutmak

Değer Vermeyi Unutmak Bunu dinleyerek oku olur mu? :) (dinlemek için tıkla) Konumuz "Eskiden eşler birbirine nasıl değer verirdi?" Hayır yani anlamıyor insan, bir erkek eşine değer vermez, verirse "kılıbıktır" diye bir anlayış neden var? Eskiden eşler birbirlerine çok değer verirlerdi, hatta o kadar sever ve değer verirlerdi ki ya onu incitirsem diye dokunamazlardı. Kaç yaşında olursa olsunlar eşeğe, ata erkek ilk önce eşini bindirirdi, ona  kıyamazdı. Kadın ise çok çalışmış olan eşinin karnı doysun, direnci yerine gelsin diye evde çok az yiyecek olmasına rağmen evde tabiri caizse yoktan var ederek onu mutlu etmeye çalışırdı. Erkeğin canı çay içmek istediğinde eşine çaktırmadan bakıp onu süzerdi, söyleyecek olup söyleyemezdi kıyamazdı eşine. Ayağa kalkıp çaktırmadan mutfağa gider ocağa çaydanlıkla su koyup altını yakar gelirdi, çayı da demler eşine seslenirdi "Hanım çay içecek misin? Çay demledim de." derdi. Kadın ise eşine şaşıp, hayran h...

Karşılıksız Yapılan Iyilikler...

Şu hayatta hâlâ iyi insaların olduğunu bilmek beni mutlu ediyor. Hiçbir karşılık beklemeden yardım eden insanları, karşılıksız yapılan iyilikleri bilmek bana kendimi insan hissettiriyor. Zaten iyilik dediğin karşılıksız yapılmaz mı ? Sen onu bir amaçla yaparsan karşılığında birşey beklersen o iyilik olmaz ki, o çıkarcılık olur. Bir abime bu dünya niye dönüyor diye sorduğum zaman bana çok garip bir yanıt verdi hiç beklemiyordum aslında, bana dediki bu dünya iyi insanların hatrına dönüyor. Gerçektende öyle bu dünya iyi insanların hatrına dönüyor...  Hiç fark ettiniz mi bizi giderek robot, robotlarıda giderek insan yapmaya çalışıyorlar. Benim elimde olan telefon şuan bu yazıyı yazmama yarıyor peki benim yerime bir robot bu yazıyı yazsaydı nasil olurdu ?  Yazının içinde duygular olurmuydu ? Benim hislerim olurmuydu ? Benim deneyimlerim olurmuydu o belki olurdu ama duygularımı ve hislerimi hiç bir zaman yansıtamazdı. Belki insanlar gibi iyilik yaparlardı ama içlerinden ...

Boyut Macerasi Bolum 2/2

Boyut Macerası 2/2 Merhaba arkadaşlar boyut macerası 2. Bölümle  devam ediyorum. Ülgen kardeşim sayesinde gelen geri dönüşleri değerlendiriyorum kendisine teşekkür ederim. Benim peşimi bırakan varlıklardan sonra boyuta ilk girdiğim yerdeki agacın yanına tekrar geldim, biraz inceledim agacı baya yaşlı bir agaca benziyordu. Agacı bir güzel incelerden 1 2 tane kısa boylu ama aşırı hızlı hareken varlık geldi benden bana ait olan birşey çaldılar, onların senden birşey çaldığını anlaman için gerçekten uyanık olman gerekli, benden sembolümü çalan varlıgı yakaldım ve aldım  diğeri kaçtı. Sembölümü alıp koydum yerine ve uçarak yukarı çıktım  havada süzülürken rüzgarı hissedebiliyordum  ve bulutların üzerinde bulunan kocaman kapıları olan kütüphaneyi gördüm içeri girdim. Kütüphane girişine bekciler veya korucular vardı. Tabiki bilgiler evrenseldir fakat korunmasıda gerekir. Ben kutuphaneye girdim beni bir varlık karşiladı (varlıgın ne olduğunu biliyorum fakat malesef...

Büyük Sırlar Kocaman Hayaller...

Kocaman bir sırrım var kimseye söyleyemdiğim Bu sır beni her geçen gün öldürüyor içten içe ölüyorum. ÇOK BÜYÜK HAYALLERIM VAR belki beni hâlâ hayatta tutan bu hayaller. Arkasına saklandığım tek şey O KOCAMAN BÜYÜK HAYALLERIM, belki imkansızı istiyorum, belki imkansıza aşığım, belki imkansızlıklar içinde imkan arıyorum. Hayallerim biterse bende biterim. Yaşamdan keyif alamıyorum, hiç almadım yoksa bu yaşam bu hayat bana göre değil mi, bilmiyorum, düşünüyorum. Hep düşünüyorum, hep hayat mücadelesi veriyorum Sürekli kendimle savaşıyorum bu savaş son bulduğunda kazananda ben olacağım kaybedende. Buraya satırlca sayfalarca yazı yazabilirim ama kendimi ne derece ifade edebilirim bilmiyorum. Belki bu yazıyı kimse okumicak, hoş ben zaten birileri okusun diye yazmıyorum yazmak istediğim için yazıyorum içimden geldiği için yazıyorum.

Boyut Macerası Bolum 1/2

Boyut Gezintisi Merhaba arkadaşlar diğer yazımda söylemiştim yaşadığım olayları anlatmaya devam edeceğim. Girdiğim boyutu biraz anlatmak istiyorum. Yerde çimen heryer yeşillik ve ağaclar vardı ağaçlar elma ağacına benziyordu ama ağaclarda mevye yoktu. Girdiğim de bir ağaç beni karşıladı ve kim olduğumu, nerden geldiğimi, niçin geldiğimi sordu   ben ise soruya soru ile karşılık verdim sorduğu sorulara tam bir cevap verdim sayılmaz. Yürmeye devam ettim karşımda bir dağ vardı ici oyulmuş bir dağ içeri girdim. Dağ içerisinde bir sürü odaya ayrılıyordu. Bir odaya girmek istedim çünkü merak ediyordum, ve bir kapıyı açtım içeriden bir sürü uçan kuş şeklinde varlık çıktı. (ben sadece kuş olduklarını sanmıştım, böyle yerlerde heran herşeyin olabileceğini tekrardan tecrübe ettim.) Ben içeri girdim içeride bir sürü varlık vardı siyah bir örütü ile vucutları ve başları kapalıydı, girdiğimde hepsi ayakta kıpırdamadan dikiliyordu, bana oranın en bilgesini gösterdiler gittim biraz sohbe...

Gizli Boyut Macerası 1

Selam arkadaşlar ben Zeomancy, bloggeri bir psişik günlük olarak kullanacağım. Yaşadığım olayları burda seri şeklinde paylaşacağim dilersizde sizde okuyabilirsiniz. :) Gizli boyuta girdim (gittim) Ordaki yol arkadaşım ejderhayi cağırdım sırtına bindim ve ucmaya başladi gidiyoruz ben eğilip aşaği baktığım zaman asagıda 3 tane harabe ev vardı.  ordan gectik birden boyut atlamaya basladi ayni ses hızını aşan F16 gibi oldu ama yavas gidiyoruz boyut atlarken ejderhanın yeleleri (normalde yelesi yok) rengarenk oldu ve yolda bana dediki senden guzel bir şifacak olacak buna inaniyorum ve beni  4 tarafi dağ olan  bir yere birakti dağlarin bittigi yerde bir havuz var çok derin bir havuz ici su dolu, ejderha dediki sakin ol gevse negatif dusuncelerden arın,  suya atladım suyun içinde kocaman kocaman yılanlar var ben aşağı dogru iniyorum bir yılan beni yuttu  ben kuyrugundan ciktim (yilana zarar gelmedi),  baya derine indim indikce yılanlar çoğalıyordu son...